Forum'da ara:
Ara


Yazar Mesaj
Mesaj09.08.2010, 14:35 (UTC)    
Mesaj konusu: Mısır Piramitleri Hakında Bilgiler ve EfsaneLer.

MISIR PİRAMİTLERİ HAKKINDA:

** Her biri 20 ton olan taşlardan inşa edilmiştir.Ve bu taşları temin edilebilecek en yakın mesafe yüzlerce km. Uzaktadır.

** Bu taşların nasıl getirildiği bilinmemektedir.

** Piramit kimin adına yapıldıysa,onun bulunduğu odaya, yılda iki defa güneş girmektedir.(doğduğu ve tahta çıktığı günler.)

** Mumyalarda radyoaktif madde bulunduğundan; mumyaları ilk bulan 12 bilim adamı kanserden ölmüştür.

** Piramitlerin içerisinde ultra sount,radar,sonar gibi cihazlar çalışmamaktadır.

** Kirletilmiş suyu, birkaçgün ‘’paramit’’in içine bırakırsanız ,suyu arıtılmış olarak bulursunuz.

** Piramitlerin içinde sut birkaç gün süreyle taze kalır ve daha sonar hiç bozulmadan yoğurt haline gelir.

** Bitkiler piramitin içinde daha çabuk büyür.

** ’’Piramit’’in içine bırakılmış su beş hafta süreyle bekletildikten sonar yüz losyonu olarak kullanılır.

** Çöp bidonu içindeki yemek artıkları hiç koku yaymadan piramitler içinde mumyalaşır

** Kesik,yanık,sıysık gibi yaralar bir piramidin içinde daha çabuk iyileşme eğilimi gösterir.

** Piramitlerin bazı odalarının içinde ne olduğuna hakkında bir bilgi yoktur.Araştırmacıların çoğu ya içinde kayboldu yada aynı yerde birkaç tur attılar fakat içlerini göremediler.

** Piramitlerin içi yazın soğuk,kışın sıcak olur.



şehri yakınlarında tam olarak Nil Deltası’nın tabanına yerleştirilmiştir. Mısır astronomi bilgini Mahmut Bey, Keops’un binlerce yıl önce dolanımının en yüksek noktasına varmış Sirius yıldızı ışınlarının piramidin güney tarafı üzerine diklemesine düştüğü bir devrede inşa edilmiş olduğunu söyler.Piramidin yapım planında sık sık karşımıza çıkan 286,1022 sayısı anahtar sayı olarak kabul edilir, çünkü bu sayı güneş ve yıldız yılının değerini, güneş ile yeryüzü arasındaki uzaklığı, yeryüzü ile yörüngesi arasındaki ilişkiye göre yerçekimi kanununu ve yeryüzü yörüngesinin merkezkaç değişimlerinin sınırlarını belirlemeye olanak sağlamaktadır. Görüleceği üzere Piramit gerçek bir geometri ve ölçü harikasıdır. Birçok bilim adamı ve yazar Giza’daki Keops Piramidi’nin bugünkü bilim bilgileri ve makinelerle bile yapılamayacağını ısrarla söylemektedirler. Büyük Piramit, hiçbir zaman anlaşılmamış olan bir tekniğin ve dehanın gözle görülür tanıklığını yapmaktadır.


Peki Keops Piramidi’nin yüksekliğinin bir milyara çarpımının yaklaşık olarak güneşle dünyamız arasındaki uzaklığı vermesi bir rastlantı mıdır? Piramidin üstünden geçen meridyenin karaları ve denizleri tam eşit iki parçaya bölmesi bir rastlantı mıdır? Taban çevresinin, yüksekliğin iki katına bölünmesinin Pi sayısını vermesi bir rastlantı mıdır? Piramitte dünya ağırlığını gösteren hesapların bulunması bir rastlantı mıdır? Piramidin kurulduğu kayalık alanın büyük bir özen ve doğrulukla düzeltilmiş olması bir rastlantı mıdır? Bugünkü teknoloji ile yapılamayacak bir şeyi, eski Mısırlılar basit teknoloji ve sade aletleriyle nasıl yaptılar? Mısırlılara dünya-dışı zeka, ‘dışardan yardım’ mı geldi? Yoksa bu yapılar Dünya dışı Ziyaretçiler tarafından mı yapıldı.

Büyük Piramit ( Khufu, Keops ) dünya karalarının tam ortasında bulunmaktadır. İnşası sırasında böyle dev bir yapının dünya karalar topluluğunun tam merkezine oturtulması için , yörenin , hatta dünyanın uzaydan görülmüş olması gerekirdi. Bu bakımdan ya uzaylılar ya da uzaylıların yetiştirdiği kimseler tarafından inşa edilmiştir. Araplar, Büyük Piramidin “Uzaydan Gelen Ruhlar “ tarafından inşa edildiğine inanırlar.


Her ne kadar okullarımızda okutulan tarih kitaplarında hala mezar anıt olarak yazılıysa da , Büyük Piramidin Firavun mezarı olarak yapıldığıyla ilgili bilgi , geçerliliğini gün geçtikçe yitirmektedir. Onun yerine onun bir inisiyasyon merkezi hatta güç elde etmekte kullanılan bir enerji üretici olarak yapıldığı konusundaki bilgiler gün geçtikçe güç kazanmaktadır. Çok değişik alşimik çalışmaların yapıldığı ve bu çalışma ve denemeler için gerekli enerjinin üretildiği bir jeneratör olarak yapıldığı daha kuvvetli olasılık halinde karşımızda bulunmaktadır. Gerek bilinen ölçüleri, gerekse biçimiyle büyük Piramit ve ötekiler , mezardan çok bir güç üretici olarak yapılmış olabileceklerini düşündürmektedir. Böyle olunca da böyle bir yapının inşa bilgisinin kaynağı Raymond Drake’in belirttiği gibi ya uzaylılardır ya da onların öğretisinden yararlanmış seçkin kişilerdir.



Ruhsal yetenekleri gelişmiş kişilerin ifade ettiklerine göre , Büyük Piramit manyetik güç yayımını hala devam ettirmektedir. C.H. Williamson ‘un “Other Tongues , OtherFlesh “ ( Başka Diller , Başka Bedenler ) isimli eserinde belirttiğine göre , dünya dışı kökenli insanlar yapıyı meydana getiren çok iri taşları antigravitasyon ya da sonik yöntemlerle ilgili bilgileri uygulayarak yerleştirmişlerdi. Belki de bu insanlar aynı güçleri kendi uzay araçlarını hareket ettirmede de kullanıyorlardı.

Keops Piramidi ya da Büyük Piramit , Kahirenin 16.km. kadar batısındadır. Taban yüzeyi yaklaşık 53.000 m2’lik bir alanı kaplar. Orijinal yüksekliğinin 146 ile 148 m. arasında olduğu tahmin edilir. İnşa edildiği dönemde üzerinde bulunması gereken Kapak Taşı’nın artık olmaması nedeniyle şimdiki yüksekliği 137 metre kadardır. Yapılan hesaplara göre Büyük Piramit İngiltere’de Hz. İsa’dan bu yana inşa edilmiş olan tüm katedral , kilise ve şapellerden daha fazla taş kütlesine sahiptir.

SÖYLENTİ OLAN,İLGİNÇ MISIR EFSANELERİ:

OSİRİS EFSANESİ

Osiris Mısır kültünde, en önemli tanrılardan biridir. Tanrıça İsis'in hem kocası, hem kardeşi. Horus'un ise babasıdır. Osiris bu dünyanın kural koyucusudur. Aynı zamanda tarımın ve bereketin simgesidir.

Mitolojiye göre insanlar Osiris'i severler. Koyduğu kuralları severek yerine getirirler. Kardeşi Seth onun bu başarısını kıskanır.Seth Osiris'ten kurtulmak için bir plan yapar. Kardeşinin ölçülerine uygun bir tabut yaptırır. Bir şölen düzenler ve Osiris'i de o şölene davet eder. Şölenin en sonunda önceden yaptırdığı tabutu çıkararak bu tabutun kime uyarsa ona verileceğini söyler. Herkes dener ve tabut sadece Osiris'e uyar. Bunun üzerine Seth hemen tabutun kapağını kapatır ve Osiris'in içinde oldugu tabutu Nil'e atar.

Osiris
Osiris
Seth

Osiris'in karısı İsis kocasını aramaya başlar. Sonunda tabutunu bulur ve onu da alıp Mısır'a döner. Cenaze töreni yapmak için tabutu bir bataklığa saklar. Seth avdan dönerken tabutu bulur ve çok sinirlenir. Osiris'in vücudunu tabuttan çıkarıp parçalara böler ve Mısır'ın çeşitli yerlerine dağıtır.

İsis bu parçaları teker teker bulur. Bir parçası eksiktir. Buna rağmen sihir ve büyü gücünü kullanarak dağılmış parçalarından Osiris'i canlandırır. İsis ve Osiris'in Horus adında bir çocukları olur. Horus büyüyünce Seth'e savaş açar. Bu savaşın sonuçları çeşitli şekillerde anlatılmaktadır.

Bu savaşın sonucunda Osiris - yer altı dünyasının kralı, Horus yaşamın kralı, Seth ise şeytanlık ve kötülüğün kralı olarak kabul edilmeye başlanmıştır.

TUTANKHAMON EFSANESİ BÜYÜK FİRAVUN TUTANKHAMON

En önemsiz firavunlardan biri olan Tutankhamon, mezarı bulunduktan sonra Mısır'a damgasını vura
n tarihi kişiliklerden çok daha fazla tanındı... Arkeolojinin yeniden doğuşu olarak kabul edilen kazı çalışmaları, beraberinde getirdiği gizemli ölümler ve görkemli sanat eserleriyle tüm dünyanın ilgisini çekmeyi her dönem başardı. Tutankhamon'u böylesi önemli kılan neydi? Ve mezarı gerçekten lanetli miydi?


Orta yaşlı iki İngiliz, 26 Kasım1922'de, M.Ö. 1333-23 yılları arasında Mısır'ı yöneten çocuk kralın mezarına doğru yola koyuldular ve modern tarihin en önemli arkeolojik keşfini başlattılar. Howard Carter ile Lord Carnarvon, uzun süre kapalı kalan mezarı açarak şaşırtıcı hazineyi açığa çıkardılar ve arkeolojiye olan ilginin yeniden hayat bulmasına katkıda bulundular.

Tutankhamon'un mezarındaki ihtişam olağanüstüydü ve eski sanatçıların yaratım güçlerinin bir kanıtıydı. Bu keşif, sanatta, popüler kültürde, dekorasyonda, hatta Boris Karloff'un "Mumya" filmlerinde olduğu gibi sinemada, "Mısır tarzı"nın başlangıcı oldu. Günümüzde de etkisi sürüyor.

Carter ile Carnarvon, araştırmalarının 5 yılını Mısır krallarının mezarlarının bulunduğu efsanevi Krallar Vadisi'ni temizleyerek geçirdiler. Arkeoloji, deneyim ve maceranın bütünleştiği bu keşif, insanların hayal gücünü etkisi altına almaya yetti. O zamanlar Mısır uygarlığını inceleyen bilimlere olan ilgi azdı. 1921'de, Londra'daki Mısır Araştırma Derneği Komitesi, insanların arkeolojiye ve özellikle Mısır arkeolojisine olan ilgisini artırmanın gün geçtikçe zorlaştığı, hatta imkânsız hale geldiği konusunda açıklamalar bile yapmıştır..
Mesaj09.08.2010, 15:49 (UTC)    
Mesaj konusu:

ilk baştaki 13 bilgi gerçekten çok ilginç ki zaten mısır piramitleri ilginç Very Happy

Paylaşım için sağol
Mesaj09.08.2010, 15:59 (UTC)    
Mesaj konusu:

Paylaşım İçin Sağol!
______________

Tekrardan Döndüm! Artık Hep Onlineyim : )
Domainimizi Değiştik Sonunda : ) www.cupacup.tr.gg
Mesaj09.08.2010, 20:48 (UTC)    
Mesaj konusu:

Açıkça söylüyeyim hepsini okumadım.Sadece kısa bir kısmını okudum. Ama İlgilendiğim için internette onlarla ilgili ayrıntılı bir araştırma yapmıştım.

Piramitler çok ilginç yapılar.

Belkide benzerlerinden yapmaya çalışılsa becerilenemeyecek yapıtlar.

En çok ilginç bulduğum yanlarından biri de bazı piramitlerin tüm bölümlerine ulaşılamamış olmasıdır.Zarar vermeden içeriye girme çalışmaları olduğunu hatırlıyorum ve bunu için duvar delici robotlar yaptıklarını ama her bir duvarı deldikten sonra önceki duvardan daha kalın bir duvar ile karşılaştıklarını hatırlıyorum.

Paylaşım için teşekkürler...
______________
Siteme yazar arıyorum ..
30 özgün yazı yazana 500 mb host veriyorum .
Mesaj10.08.2010, 10:44 (UTC)    
Mesaj konusu:

Teşekkürler Kardeş
______________
Önceki mesajları göster:   


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB Group
Türkçe Çeviri: phpBB Türkiye & Erdem Çorapçıoğlu