Forum'da ara:
Ara


Yazar Mesaj
Mesaj02.08.2008, 15:54 (UTC)    
Mesaj konusu:

namazvebiz yazmış:
Halîme


yanlış cevap biraz daha araştır
Mesaj02.08.2008, 17:13 (UTC)    
Mesaj konusu:

sari-alan yazmış:
namazvebiz yazmış:
Halîme


yanlış cevap biraz daha araştır


pardon Sut Annesi Sandım 1 an Smile

Ümmü Eymen

______________
Mesaj02.08.2008, 18:37 (UTC)    
Mesaj konusu:

Mesaj02.08.2008, 20:05 (UTC)    
Mesaj konusu: Aynaların Sırrı

Adamın biri, ilk defa gittiği şehrin tarihi çarşısına uğradığında, bir dükkana girerek;
- Hatıra eşya almak istiyorum, demiş.Ne tavsiye edersiniz?
Dükkan sahibi yaşlı zat,adamı tepeden tırnağa süzüp:
- Buranın en meşhur malı, aynalardır evladım, demiş. Ama onları almaya güç ister.
Adam, hiç düşünmeden:
- Ben, yaşadığım şehrin en zengin insanıyım, diye atılmış. Benim için para önemli değil.
İhtiyar, dudak büküp:
- İnşaALLAH gücün yeter, demiş. Çünkü padişahlar bile alamadı onları.
Adam, ses tonunu iyice yükselterek:
- Benim elde edemeyeceğim şey yoktur!..diye direnmiş. Fiyatları ne kadar?
İhtiyar adam:
- Seçeceğin aynaya bağlı, diye gülümsemiş. Günümüze ait aynaları normal fiyata alabilirsin. Fakat eski aynalar pahalıdır.Hele hele antikalara gücün yetmez. Ama geleceğin aynası bedavadır, fakat onu görsen pek beğenmezsin.
Adam, bu sözleri pek anlamamış. Ama merakından çatlayacak gibiymiş. Aynaları bir an önce görmek istediğinden, yaşlı adamın koluna girip,dükkanın arka bölümüne geçmiş.
Yaşlı adam, elindeki baston ile işaret ederek:
- Sana ilk önce günümüze ait aynayı göstereyim, demiş.Çerçevesi gümüştendir. Fiyatıysa sadece üç altındır.
Adam, duvarda asılı duran kristal aynayı kısa bir süre incelemiş. Ve ona bakarak saçlarını düzelttikten sonra:
- Bunun bir özelliğini görmedim, demiş. Evimde de bundan üç dört tane var.
Yaşlı adam, seke seke ilerleyerek:
- O halde bu aynaya bak!.. demiş. Çeyrek asır öncesine aittir. Çerçevesi bakırdandır. Fiyatı ise yüz kese altındır.
Adam:
- Herhalde şaka yapıyorsunuz, diye gülümsemiş.Böyle basit bir ayna,on altın bile etmez.
İhtiyar adam:
- Ben sana söylemiştim!.. diye kızmış. İsterseniz vazgeçin.
Adam, iş olsun diye aynaya baktığında, bağırmamakiçin kendini zor zaptetmiş. Gözlerini ovuşturarak baktığı aynadaki görüntü, onun yirmibeş yıl önceki haline aitmiş. Ne başının büyük bölümünü saran beyaz saçlar varmış bu görüntüde, ne de yüzünü kırış kırış eden derin çizgiler.

Adamın aynaya takılan gözleri, biraz sonra fal tşı gibi açılmış. Çünkü aynadaki gençlik görüntüsünün hemen arkasından,sevdikleri geçiyormuş birer birer.
Büyük bir dehşet içinde:
- Aman Allah'ım!.. diye bağırmış.Bu geçen,kız kardeşim değil miydi? Hem de henüz kanser olmadan önce.
Daha sonra, en sevdiği teyzesi ve dayısı da geçmişler, adamın görüntüsü ardından. Her ikisi de, çeyrekasır önceki halleriyle.
Adam, dayanamayıp başını çevirmiş aynadan. İhtiyar, ona sokulup:
- Bu işten vazgeç!. demiş.Zaten bir çok insan da öyle yaptı.
- Hayır!. diye itiraz etmiş adam. Kardeşimi özlemiştim, dayımla teyzemi de.
- Peki!. demiş ihtiyar. Şu gördüğün bir antika aynadır. Çerçevesi ahşaptır. Değeriyse bin kese altın eder.
Adam,oraya doğru ilerlerken,korkusundan vazgeçmiş. Ama merakını yenemeyip aynaya baktığında, küçük bir çocuk gibi çığlık atmış. Yedi sekiz yaşlarında bir çocuk duruyormuş karşısında. Soluk yüzlü, incecik, dişleri dökük ve saçları dağınık bir çocuk.
- Aman Allah'ım!.. diye bağırmış. Bu benim çocukluğum. Cebimdeki sapan bile duruyor.
Adam, biraz sonra sendeleyerek duvara tutunmak zorunda kalmış. Bu sefer, 30-35 yaşlarındaki halleriyle annesi ve babası geçiyormuş geriden. Daha sonra da, nur yüzlü dedesi. Annesi, her gün defalarca yaptığı gibi, öpüvermiş onu yanağından. Babası ise, er zamanki şakacılığıyla, ensesine bir şaplak atmış yavrusunun.
Adam, kaçarcasına uzaklaşmış oradan. İhtiyarın yanına yığılmış ağlayarak.
Yaşlı adam:
- Gerçek aynalar böyledir evladım!.. demiş. Bu yüzden de ulaşılmaz onlara.
Adam, biraz olsun kendine geldiğinde, dükkandan atmak istemiş kendini. Fakat tam çıkacakken:
- Bedava aynalardan söz etmiştiniz, demiş. Onu da merak ettim.
İhtiyar adam:
- Ona hiçbakma evlat!. diye atılmış. Bu gün çok fazla yoruldun, kalbin dayanmaz.
- Mutlaka bakmalıyım!. diye ısrar etmiş adam. Gördüğüm şeylere artık alıştım.
Yaşlı adam, çaresiz kabul etmiş ve duvarlara asılanlardan farklı olarak, dükkanın döşemesi üzerine indirilen bir aynayı gösterip:
- İşte bu da geleceğin aynası!. demiş. Çerçevesi altından olup bedavadır. Ama onu hiç kimse almadı.
Adam:
- Geleceğin aynası ha!.demiş.Üstelik de altından ve bedava...
İhtiyar, hiç sesini çıkartmamış. Adam ise, emin adımlarla aynaya doğru ilerlemiş ve bakmak için yere eğildiğinde oracığa yığılıp kalıvermiş.
Yaşlı adam:
Geleceğin aynasında ne göreceğini tahmin etmen ve ona göre hazırlıklı olman gerekirdi evladım, demiş. Senin de gücün yetmedi demek ki...
İhtiyar adam, müşterisinin cansız vücudunu kucaklarken, onun aynadaki görüntüsüne bakmış.
Kuru bir iskelet görünüyormuş...
Mesaj02.08.2008, 20:23 (UTC)    
Mesaj konusu:

Selamun Aleykum

Cok Guzel 1 Hikaye Gercekten.

Gecmişimi Bilmek Gelecege ona Gore Hazırlanmamız Lazım

______________
Mesaj02.08.2008, 20:42 (UTC)    
Mesaj konusu:

sari-alan yazmış:
Dosta gidelim


Sevgili Nejla bu güzel paylaşımın için çok teşekkür ederim.
İşte sizler gibi böyle güzel paylaşımlar yapılınca benimde şiir arşivim birer şiir daha kazanmış oluyor. Tekrar teşekkür ediyor Başarılar diliyorum..

DOSTA GİDELİM DOSTA

Sevgi, saygı, hoşgörü, Biz dostluk kardeşlikle.
Gönül dostluk bağları ve yaren yoldaşlıkla.
Sevgi dolu kalplerde, candan gönüldaşlıkla.
Hep beraber elele dosta gidelim dosta.

Gel gönül bahçesine, sevgi saygı aşlayıp.
Kalplerde gönüllerde, biz dostluğu işleyip.
Sevgileri kalplere işlemeye başlayıp.
Hep beraber elele, dosta gidelim dosta.

Dostluk tohumlarını gönüllere ekerek.
Sevgi ırmağı gibi, biz kalplere akarak.
Hem dostluk kardeşliğin zirvesine çıkarak.
Hep beraber elele dosta gidelim dosta..

Der Orhan'ki canlarım biz düşelim yollara.
Sevgi sözcüklerini dolayarak dillere.
Selam sevgi diyerek bülbüllere güllere.
Hep beraber elele dosta gidelim dosta..

Orhan Yıldız

______________
Mesaj02.08.2008, 22:01 (UTC)    
Mesaj konusu:

herkese selam tekrar aranızdayım dostlarım ben geldim Very Happy
Mesaj03.08.2008, 09:12 (UTC)    
Mesaj konusu:

[b][i]Sevgili Arkadaşlar,

Burdaki sormak istediğim, aşağıdaki şiirin bir büyük alamı olduğu gibi ibre alımacak bir anlam ifade etmekte.

Peki size göre şair neyi anlatmak istemiş bu şiirinde..

Hepinizi çok seviyor Sevgiler yolluyor Başarılar diliyorum.

İNSANIN SIRRI
Elma kadar insan beyni içinde..
Milyarları geçkin ne çok bilgi var..
Hele bir bak sen içini açınca..
Sayısı sayılmaz ne çok bilge var..

Ey insan sen düşün kendini seyret..
Görme nedir düşün edersin hayret..
Bütün vucuduna kanı pompalar..
Kalp pompası ise yumruk kadar et..

Bütün bilgileri kendine sormuş..
Müsadesi bitmiş orada durmuş..
Dikiş belli değil iplikse hiç yok ..
Bu kadar aleti deriye sarmış..

İçinde bir can var sırrı bilinmez..
Akıla bakarsın gözle görülmez..
Kainatın sahibi insandır amma..
Esas sahip haktır hesap sorulmaz..

Orhan der insanki bu sırrı alem..
İnsanın emrinde tüm arşu alem..
Her şeyin sahibi Yüce Mevlamız..
Onun emrindedir tüm bütün alem..

Orhan Yıldız..
[b][i]
______________
Mesaj03.08.2008, 13:09 (UTC)    
Mesaj konusu:

Mesaj03.08.2008, 16:24 (UTC)    
Mesaj konusu:

ormela yazmış:
[b][i]Sevgili Arkadaşlar,

Burdaki sormak istediğim, aşağıdaki şiirin bir büyük alamı olduğu gibi ibre alımacak bir anlam ifade etmekte.

Peki size göre şair neyi anlatmak istemiş bu şiirinde..

Hepinizi çok seviyor Sevgiler yolluyor Başarılar diliyorum.

İNSANIN SIRRI
Elma kadar insan beyni içinde..
Milyarları geçkin ne çok bilgi var..
Hele bir bak sen içini açınca..
Sayısı sayılmaz ne çok bilge var..

Ey insan sen düşün kendini seyret..
Görme nedir düşün edersin hayret..
Bütün vucuduna kanı pompalar..
Kalp pompası ise yumruk kadar et..

Bütün bilgileri kendine sormuş..
Müsadesi bitmiş orada durmuş..
Dikiş belli değil iplikse hiç yok ..
Bu kadar aleti deriye sarmış..

İçinde bir can var sırrı bilinmez..
Akıla bakarsın gözle görülmez..
Kainatın sahibi insandır amma..
Esas sahip haktır hesap sorulmaz..

Orhan der insanki bu sırrı alem..
İnsanın emrinde tüm arşu alem..
Her şeyin sahibi Yüce Mevlamız..
Onun emrindedir tüm bütün alem..

Orhan Yıldız..
[b][i]


çok güzel bir şiir orhan abi ellerine saglık

bana göre şair
Allahü tealanın büyüklügünü insanların ne kadar kainata hakim olduklarını düşünüyorlarsa da aciz varlıklar oldugunu Allahın izni dışında hiçbir şeye gücü yetmeyecegini anlatmış
Mesaj03.08.2008, 19:54 (UTC)    
Mesaj konusu:

ormela yazmış:
[b][i]Sevgili Arkadaşlar,

Burdaki sormak istediğim, aşağıdaki şiirin bir büyük alamı olduğu gibi ibre alımacak bir anlam ifade etmekte.

Peki size göre şair neyi anlatmak istemiş bu şiirinde..

Hepinizi çok seviyor Sevgiler yolluyor Başarılar diliyorum.

İNSANIN SIRRI
Elma kadar insan beyni içinde..
Milyarları geçkin ne çok bilgi var..
Hele bir bak sen içini açınca..
Sayısı sayılmaz ne çok bilge var..

Ey insan sen düşün kendini seyret..
Görme nedir düşün edersin hayret..
Bütün vucuduna kanı pompalar..
Kalp pompası ise yumruk kadar et..

Bütün bilgileri kendine sormuş..
Müsadesi bitmiş orada durmuş..
Dikiş belli değil iplikse hiç yok ..
Bu kadar aleti deriye sarmış..

İçinde bir can var sırrı bilinmez..
Akıla bakarsın gözle görülmez..
Kainatın sahibi insandır amma..
Esas sahip haktır hesap sorulmaz..

Orhan der insanki bu sırrı alem..
İnsanın emrinde tüm arşu alem..
Her şeyin sahibi Yüce Mevlamız..
Onun emrindedir tüm bütün alem..

Orhan Yıldız..
[b][i]


Öncelikle bu güzel şiiriniz için teşekkürler.

Şiirin ana temasına gelince ;

Şair. önce mükemmel bir varlık olarak yaratılan insanı ve mükemmel özelliklerini ifade ederek, böyle mükemmel bir varlığı yaratanın ondan çok daha mükemmel bir yaratıcı olduğunu yani Allahu Tealanın azametini (büyüklüğünü) anlatmaya çalışıyor.
______________
Mesaj03.08.2008, 20:24 (UTC)    
Mesaj konusu:

dumanmusa yazmış:
ormela yazmış:
Sevgili Arkadaşlar,

Burdaki sormak istediğim, aşağıdaki şiirin bir büyük alamı olduğu gibi ibre alımacak bir anlam ifade etmekte.

Peki size göre şair neyi anlatmak istemiş bu şiirinde..

Hepinizi çok seviyor Sevgiler yolluyor Başarılar diliyorum.

İNSANIN SIRRI
Elma kadar insan beyni içinde..
Milyarları geçkin ne çok bilgi var..
Hele bir bak sen içini açınca..
Sayısı sayılmaz ne çok bilge var..

Ey insan sen düşün kendini seyret..
Görme nedir düşün edersin hayret..
Bütün vucuduna kanı pompalar..
Kalp pompası ise yumruk kadar et..

Bütün bilgileri kendine sormuş..
Müsadesi bitmiş orada durmuş..
Dikiş belli değil iplikse hiç yok ..
Bu kadar aleti deriye sarmış..

İçinde bir can var sırrı bilinmez..
Akıla bakarsın gözle görülmez..
Kainatın sahibi insandır amma..
Esas sahip haktır hesap sorulmaz..

Orhan der insanki bu sırrı alem..
İnsanın emrinde tüm arşu alem..
Her şeyin sahibi Yüce Mevlamız..
Onun emrindedir tüm bütün alem..

Orhan Yıldız..


Öncelikle bu güzel şiiriniz için teşekkürler.

Şiirin ana temasına gelince ;

Şair. önce mükemmel bir varlık olarak yaratılan insanı ve mükemmel özelliklerini ifade ederek, böyle mükemmel bir varlığı yaratanın ondan çok daha mükemmel bir yaratıcı olduğunu yani Allahu Tealanın azametini (büyüklüğünü) anlatmaya çalışıyor.


Çok teşekkür ederim Sevgili Musa öğretmenimize.
Şiirde anlatmak istediğimi tam belirlemiş.
Kendisini kutluyor Herkese başarılar diliyorum..

______________
Mesaj04.08.2008, 05:43 (UTC)    
Mesaj konusu:

Bir Söz Bin Anlam...

Mâlik bin Dînâr hazretleri bir hâtırasını şöyle anlatır:
"Bir gün toprakla oynayıp bâzan gülen bâzan ağlayan bir çocuğa rastladım. Önce çocuğa selâm vermek istedim. Fakat kibirden selâm vermedim. Hemen nefsime;
"Ey nefis! Peygamber efendimiz büyüklere de küçüklere de selâm verirdi." diyerek çocuğa selâm verdim.
Çocuk;
"Ve aleyküm selâm, ey Mâlik bin Dînâr!" diye cevap verdi. Hayret içinde kalarak çocuğa; "Sen beni hiç görmediğin halde nasıl tanıdın?" diye sordum. Çocuk;
"Ruhlar âleminde benim rûhumla senin rûhun karşılaştı. Orada bizi Allahü teâlâ karşılaştırdı." dedi. Çocuğa; "Akıl ile nefs arasında ne fark var?" diye sorunca, çocuk;
"Nefsin seni selâmdan men etti. Aklın ise seni selâm vermeye teşvik etti." diye cevap verdi.
"Sen neden toprakla oynuyorsun?" diye sordum.
Çocuk;
"Topraktan yaratıldık, yine toprağa karışacağız." dedi.
Ben yine; "Seni bâzan ağlarken, bâzan gülerken görüyorum. Sebebi nedir?" diye sordum.
"Rabbimin azâb edeceğini hatırladığım zaman ağlıyorum. Rahmetini hatırladığım zamansa tebessüm ediyorum." dedi.
"Ey oğul! Senin hangi günâhın var ki ağlıyorsun?" diye sorunca,
çocuk;
"Ey Mâlik! Böyle söyleme. Zîrâ ben, anam ateş yakarken, küçük odun olmadan, büyüklerin tutuşmadığını gördüm." diye cevap verdi."
Mesaj04.08.2008, 06:10 (UTC)    
Mesaj konusu:

Nakşibendi Altın Silsilesinden ilk 10 kişinin isimleri
______________
http://www.oyyyyy.tr.gg



Mesaj04.08.2008, 06:50 (UTC)    
Mesaj konusu:

oyyyyy yazmış:
Nakşibendi Altın Silsilesinden ilk 10 kişinin isimleri


Hz. MUHAMMED MUSTAFA (S.A.V)
Hz.Ebubekir (R.A)
Hz. Selman-ı Farisi (R.A.)
Kasım Bin Muhammed Bin Ebubekir (R.A)
Ebu Abdullah Ca'feri Sadık (R.A)
Beyazıd-i Bistami (K.S)
Ali Harkani (K.S)
FADL-ÜL FARMİDİ (K.S)
Yusuf Hemedani (KS)
Abdulhalik Gücdevani (K.S)

______________
Önceki mesajları göster:   


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB Group
Türkçe Çeviri: phpBB Türkiye & Erdem Çorapçıoğlu