Türkçe Elden Gidiyor Dur Diyen Yok!!!
Artık Türkçe eskisi gibi özenle kullanılmıyor.Dil filozofları her yerde yana yakıra, yırtına yırtına televizyonları, radyoları, yeni nesli uyarmasına rağmen yeni nesil kuşağı olan bizler ve yurdum insanı ne yazık ki sadece he he deyip geçiyor.
Dilin kullanım yanlışlıkları birazda toplumdaki statü farklılıklarından kaynaklanıyor.Örneğin sosyete kesiminin yaptığı Türkçe yanlışlıkları ile yurdum insanının yaptığı Türkçe yanlışlıkları durumu açıklıyor.Sosyetede kullanılan brunch, chaw, peeling, botos ; genç neslin kullandığı döncem ben sana, dj, are you ready, relax ol; yurdum insanının kullandığı napıyon, nörüyon, domata, gibi klasik yanlışlıklar çığ gibi büyümekte ve bu yanlışlıklara McDonalds, Cococola, HSBC vb. markalar da eklendiğinde işin içinden çıkılması oldukça güçleşiyor.Bir Türk firması yabancı bir ülkede Türkçe isimle bir marka, işletme vb bir şey kurduğunda o ülkenin insanları o ismi Türkçede okunduğu gibi değil, kendi dillerinde okunduğu gibi telaffuz ediyorlar; fakat bizim ülkemizde batıya özenen özenti kesimin o sözcükleri, dudaklarını büze büze, yamulta yamulta, okuması bütün yurdu etkiliyor ve herkes o sözcükleri o şekilde kullanmaya başlıyor.Elbette ki bu yanlış kullanımların bütün suçunun bu kesimin üzerine atılması Nasreddin Hocanın hırsızın hiç mi suçu yok? sözünü hatırlatıyor.Bu konuda suç o kesimde olduğu kadar onlardan etkilenen vatandaşlarındır.
Günümüz Türkçesinin bozulma sebeplerinden biri de terimler.Özellikle teknoloji alanındaki terimler yeni nesil teknolojik beyinlerin sözcük dağarcığını tehdit ediyor.Bilgisayara PC, diz üstü bilgisayara laptop, yazıcıya printer, resimli mesaja multimedya mesajı deniliyor; oysa ki bu Türk Dil Kurumu bu terimlerin her biri için Türkçe sözcük türetmişken
Bu durum sadece teknoloji ile sınırlanmıyor; televizyon programlarında dikkatinizi çekmiştir kısa görüntü kliplerine vtr deniliyor.Bu sözcüğün bir televizyoncu tarafından mesai saati içinde kullanılması oldukça normaldir; fakat özellikle sabah programlarında yaşlı başlı teyzeler bile ''vtryi açın görürsünüz ya da ''hayır yalan söylüyor vtryi açın görelim'' gibi cümleleri kurabiliyorlar.Oysa bunun Türk Dil Kurumunca belirlenmiş bir karşılığı var: 'klip'.Verdiğim örneklerden yola çıkarak söylüyorum ki galiba yurdum insanında birazda bir şeyler bildiğini sürekli göstermek gibi bir gereksinim duyma söz konusu.
Bazen ihtiyaçlar doğrultusunda da yanlış kullanımlar gerçekleşebiliyor.İnternette sanal sohbet, halk arasındaki yanlış tabiri ile Chat, esnasında yada cep telefonu ile kısa mesaj sohbeti esnasında fazla kontör gitmemesi için kısaltılmış sözcükler kullanılıyor.Naber demek için nbr , selam demek için slm, kontör demek için kntr gibi harf grupları icat edilmiş.Bu durum kabaca düşünüldüğünde fazla önemi olmayan bir konu gibi gelebilir fakat domino taşlarından yapılmış büyük kulelerin de bir tek taş yerinden oynadığı için yıkıldığını unutmamak gerektiği kanısındayım.Küçük şeylerin büyük hatalara dönüşmesi beklenmedik fakat olası şeylerdir; tarihte bir çok hüsran küçük şeylerin büyümesinden ibarettir; bilimde bugün keşfedilmemiş her şey küçük şeylerin gözden kaçırılmasından dolayı keşfedilmemiştir.Bugün kullanılan bu kısaltmalar yarın sözcük haline gelip dili ve dil yapısını tehdit edebilir.Ayrıca bu tip küçük kısaltmalar insanların sözcük dağarcığını kısıtlayabilir; örneğin bir gün birine nasılsın derken diğer gün ne haber diyebiliriz.Böylece farklı kelimeler kullanarak sözcük dağarcığımızı yenilemiş oluruz; fakat yazma dilindeki bu tip kısaltmaların herhangi bir anlamdaşı olmadığı için yazacağımız her iletide aynı kelimeleri kullanırız ve bu bizim konuşma dilimizde de devamlı o kısaltmanın açılımını kullanmamızı sağlar; öyle ki eğer bu tip mesajlar alan biriyseniz etrafınızdaki insanların her gün size nasılsın değil de çoğunlukla naber dediğini fark etmişsinizdir.
Dil oluşturmak kolaydır çünkü dil ihtiyaçlar doğrultusunda doğar; önemli olan onu yaşatmaktır.
Her şey bir kenara ulusal bir dil o ulusun şerefidir, simgesidir, namusudur, temsilcisidir, itibarıdır; dili bir ulusun her şeyidir.
|