Forum'da ara:
Ara


Yazar Mesaj
Mesaj21.07.2008, 06:15 (UTC)    
Mesaj konusu:

Duvar

Dağ başını duman almış
Gümüşdere hiç akmıyor
Yolu tutmuş eşkiyalar
Bırakmıyor bırakmıyor

Bu gökdeniz nerede var
Nerede bu dağlar taşlar
Ah şu yıkılası duvar
Bırakmıyor bırakmıyor

Şu ağaçlar güzel kuşlar
Kuşlar dallara konmuşlar
Geçit vermez sıra dağlar
Bırakmıyor bırakmıyor
Mesaj21.07.2008, 06:15 (UTC)    
Mesaj konusu:

Duvarlar

Duvarları kuşatın da
Tutuklayın hepsini
Ne böyle gurbet olsun
Ne böyle ayrılıklar

Kaldırın duvarları
Yıkın gitsin hepsini
Ne böyle zulüm olsun
Ne de böyle şarkılar

Duvarları devirin de
Kül edin betonları
Ne böyle sınır olsun
Ne böyle düşmanlıklar

Kaldırın duvarları
Yıkın gitsin hepsini
Ne böyle zulüm olsun
Ne de böyle şarkılar
Mesaj21.07.2008, 06:16 (UTC)    
Mesaj konusu:

Düşlerin Parlayıp Söndüğü Yer

Düşlerin parlayıp söndüğü yerde
Buluşmak seninle bir akşam üstü
Umarsız şarkılar dudağımda bir yarım ezgi
Sığınmak gözlerine sığınmak bir akşam üstü

Gözlerin bir çığlık bir yaralı haykırış
Gözlerin bu gece çok uzaktan geçen bir gemi
Bir orman bir gece kar altındayken
Çocuksu uçarı koşmak seninle
Elini avucumda bulup yitirmek yitirmek
Sığınmak ellerine sığınmak bir gece vakti

Ellerin bir martı telaşlı ve ürkek
Ellerin fırtınada çırpınan bir beyaz yelken
Bir kenti böylece bırakıp gitmek
İçinde bir kaygı binbir soruyla
Bitmemiş bir şarkı dudağımda bir yarım ezgi
Sığınmak şarkılara sığınmak bir ömür boyu
Mesaj21.07.2008, 06:16 (UTC)    
Mesaj konusu:

Düşmüş De Gölgesi

Düşmüş de gölgesi çökmüş de sisi
Şu karşı ki toprak Anadolumdur
Kesti ışığını paşası beyi
İki kaşın arasına ay düştü

Palazını şahin gibi konması
Dostları ardından varır sanması
Yol olmuştur her yiğidin yanması
Sana bu ateşten çokça pay düştü

Su yürümeyince dağ uçmayınca
Sevdiğin Şirin'i sarabilmezdin
Genç idin tez idin sıra bilmezdin
Bir idin peşine on alay düştü
Mesaj21.07.2008, 06:17 (UTC)    
Mesaj konusu:

Eski Tüfek

Bir insan ömrünü neye vermeli
Tükenip gidiyor ömür dediğin
Yolda kalan da bir, yürüyen de bir
Savrulup gidiyor ömür dediğin

Yüreğin ürperir kapı çalınsa
Esmeyen yelinden hile sezerler
Künyeler kazılır demir sandıkta
Harcanıp gidiyor insan dediğin

Dışı eli yakar içi de seni
Sona eklenmedi önce gideni
Ayrılık gününün kör dereleri
Bölünüp gidiyor nehir dediğin

Bir insan ömrünü neye vermeli
Para mı onur mu kaç dikenli yol
Ağacın köküne inmek mi yoksa
Çırpınıp duruyor yaprak dediğin
Mesaj21.07.2008, 06:17 (UTC)    
Mesaj konusu:

Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz

Sene 1341 mevsime uydum
Sebep oldu şeytan bir cana kıydım
Katil defterine adını koydum
Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz

Çok zamandır çektim kahrı zindanı
Bize de mesken oldu Sinop'un hanı
Firar etmeyilen buldum amanı
Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz

Bir yanımı sardı müfreze kolu
Bir yanımı sardı Varilcioğlu
Beşyüz atlıylan kestiler yolu
Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz...
Mesaj21.07.2008, 06:17 (UTC)    
Mesaj konusu:

Geceleyin

Geceleyin karanlıkta
Suya attım ben sesimi
Türkü oldu birdenbire
Denizinden geçen gemi

Geceleyin karanlıkta
Gülümsedim buluta ben
Saçlarına düşen yağmur
Gökkuşağı oldu birden

Geceleyin karanlıkta
Yıldız tuttum gökyüzünde
Işığını sana vurdu
Bir gül açtı yüreğimde
Mesaj21.07.2008, 06:18 (UTC)    
Mesaj konusu:

eldi Geçti Ömrüm Benim

Geldi Geçti Ömrüm Benim
Şol yel esip geçmiş gibi
Hele bana şöyle gelir
Bir göz açıp yummuş gibi

İşbu söze hak tanıktır
Bu can gövdeye konuktur
Bir gün ola çıka gide
Kuş kafesten uçmuş gibi

Miskin adem oğulları
Ekinlere benzer gider
Kimi biter kimi yiter
Yere tohum saçmış gibi

Bu dünyada bir nesneye
Yanar içim göynür özüm
Yiğit iken ölenlere
Gök ekini biçmiş gibi

Bir hastaya vardın ise
Bir içim su verdin ise
Yarın anda karşı gele
Hak şarabın içmiş gibi

Yunus Emre bu dünyada
İki kişi kalır derler
Meğer Hızır İlyas ola
Ab-ı hayat içmiş gibi
Mesaj21.07.2008, 07:47 (UTC)    
Mesaj konusu:

Genç Olmak

Sisli bir kent puslu akşam
Camlarına yaslanmada
Odada sen bir başına
Kaygılarla kuşatmada

Söyle canım söyle bana
Anlat nedir genç olmak

Her akşam bu yalnızlıkta
Öksüz bir kuş havalanır
Kanat çırpar karanlıkta
İnsanlardan yaralanır

Söyle canım söyle bana
Anlat nedir genç olmak

Paylaşma bu yalnızlığı
Düşlerinin hızı ile
Türkülere dök içini
Öyle binbir sızı ile

Söyle canım söyle bana
Anlat nedir genç olmak
Mesaj21.07.2008, 07:48 (UTC)    
Mesaj konusu:

Gidelim

Ela gözlüm benle gitmek dilersen
Eylen güzel eylen bile gidelim
Yel vursun erisin dağların karı
Koyun kuzu melesin de gidelim
Irak derler karaman�ın ilini
Köprüsü yok geçemedim selini
Menevşe yaylanın perçem belini
Lale sümbül bürüsün de gidelim
Karacaoğlan der ki ne fayda
Merhamet kalmadı yoksula bayda
Bu ayda olmazsa gelecek ayda
Onbir ayın birisinde gidelim
Mesaj21.07.2008, 07:49 (UTC)    
Mesaj konusu:

Gökte Ucan Huma Kuşu

Gökte uçan huma kusu
Ne bilir gülün kiymeti
Kargayi kondurmam dala
Ne bilir dalin kiymetin

Saga sola laf atanlar
Gerçege yalan katanlar
Sonra beylige yetenler
Ne bilir ilin kiymeti

Cift sürüp tarla ekmeyen
Meydana sofra dökmeyen
Ariya hizmet etmeyen
Ne bilir balin kiymeti
Mesaj21.07.2008, 07:49 (UTC)    
Mesaj konusu:

Gökten Uçan Telli Turnam

Gökten uçan telli turnam
Bizim beyler yerinde mi
Türlü tevrü cenge giren
Demirci'oğlum yerinde mi
Leyli

Sohbet ile saz eyleyen
Her türlü avaz eyleyen
Her mecliste naz eyleyen
Han Ayvaz'ım yerinde mi
Oğlum

Yalan koç Köroğlu'm yalan
Ülkelere saldım talan
Yar gecede hafik olan
Telli Nigar yerinde mi
Ömrüm
Mesaj21.07.2008, 07:50 (UTC)    
Mesaj konusu:

Gökyüzü Herkesindir

Bir gün
Çok bunalırsan
Denizin dibinde
Yosunlara takılmış gibi Soluksuz...
Sakın unutma gökyüzüne bakmayı
Gökyüzü senindir
Gökyüzü herkesindir
Mesaj21.07.2008, 07:50 (UTC)    
Mesaj konusu:

Gözlerin

Düşlerin parlayıp söndüğü yerde
Buluşmak seninle bir akşam üstü
Umarsız şarkılar dudağımda bir yarım ezgi
Sığınmak, gözlerine sığınmak bir akşam üstü

Gözlerin bir çığlık, bir yaralı haykırış
Gözlerin bu gece çok uzaktan geçen bir gemi

Bir orman bir gece kar altındayken
Çocuksu, uçarı koşmak seninle
Elini avcumda bulup yitirmek, yitirmek
Sığınmak, ellerine sığınmak bir gece vakti

Ellerin bir martı, telaşlı ve ürkek
Ellerin fırtınada çırpınan bir beyaz yelken

Bir kenti böylece bırakıp gitmek
İçinde bin kaygı, binbir soruyla
Bitmemiş bir şarkı dudağında bir yarım ezgi
Sığınmak, şarkılara sığınmak bir ömür boyu

Gözlerin bir çığlık, bir yaralı haykırış
Gözlerin bu gece çok uzaktan geçen bir gemi
Ellerin bir martı, telaşlı ve ürkek
Ellerin fırtınada çırpınan bir beyaz yelken
Mesaj21.07.2008, 07:51 (UTC)    
Mesaj konusu:

güldünya
güldünya
ağla dünya gül dünya
güldünyayı vurdular
bunu böyle bil dünya
güldünya gül dünya
ağla dünya gül dünya
gül dünyayı vurdular
bunu böyle bil dünya

istanbul yalı yalı
içi beyaz boyalı
güldünyayı vurdular
kırdılar taze dalı
istanbul çarşı pazar
içinde cellat gezer
töre evin yıkılsın
sonu hep kara mezar

güldünya gül dünya
ağla dünya gül dünya
güldünyayı vurdular
bunu böyle bil dünya
Önceki mesajları göster:   


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB Group
Türkçe Çeviri: phpBB Türkiye & Erdem Çorapçıoğlu